11 Aralık 2007 Salı

OLİMPOS

Gökçe11 TMA






Pek bilinmez bir yerdir Olimpos. Aslında önceden pek bilinmezdi, sonradan keşfedildi ve vazgeçilmezlerden oldu. Olimpos iki bin iki yüz yıllık tarihe sahip bir yerdir. Antalya Körfezi'nin batı kıyısında Kemer ile Adrasan arasında yer alır. Buraya ulaşmak için Antalya'dan hareket edildiğinde Ulupınar'a kadar sahil yolunu izlemek gerekli. Ulupınar'dan güneydoğu yol ayrımında Olimpos levhası karşınıza çıkar. Bu sapaktan taksi, minibüsle ya da yürüyerek Olimpos'a ulaşabilirsiniz. Tahtalı Dağı'nın etekleri arasından inersiniz karşı konulmaz bir güzellikle karşılaşırsınız. Mekana indiğinizde gözünüze ilk olarak doğallık çarpar. Her şey doğaldır neredeyse yapay hiçbir şeye rastlayamazsınız.





Taşlı yollarda biraz ilerledikten sonra, yavaş yavaş pansiyonları görmeye baslarşınız. Her tarafta küçük küçük şirin ağaçtan ve köy evleri şeklinde pansiyonlar vardır. Pansiyonlarda kalacağınız odalar öyle otel odalarına benzemez lüks değildir. Resepsiyondan anahtarınızı alır ve çeşitli tür okaliptüslerin fıstık camlarının portakal ve nar ağaclarının gölgelerı altından ilerleyerek odanıza doğru gelirsiniz. Karşınıza bir ağac ev çıkar. Evet kalacağınız oda bir ağacın tepesindedır, merdivenlerden tırmanarak odanıza çıkarsınız. Şimdi yaşlıların nasıl çıkacağını düşünüyorsanız şunu söyleyeyım; buraya gelen herkes en fazla 40 yaşındadır, burası gençlerın arkadaşlarıyla geldiği bir yerdir.Öyle ailelere rastlamazsınız.

Neyse odanızda bir çift yatak ve ağaçtan bır masa vardır.Bir de banyo tabi ki. Kepenkler ağaçtan yatak ağaçtan lambalık bile ağaçtandır.Her sey doğal ve ağaçtan yapılmadır. Sonra denize girmek istersiniz ve ağaçtan inersiniz. Roma ve Bizans tarihinin kalıntıları ve doğal güzelliklerin arasından ve buz gibi suyu olan Akçay'ın içinden ilerleyerek dağların denizi örttüğü yere varırsınız. Karsınıza üç kilometrelik ve uzun bır köy çıkar. Deniz öyledir ki, aslında suyunun sıcak olmasına rağmen,Akçay ın tatlı ve soğuk suyuyla birleştiği için yüzerken vücudunuza soğuk su çarpmasına sebep olur.

Sahile girerken oraya yapay hiç bir şey sokmanıza izin verilmez. Amaç sadece doğallık ve cevreyi temiz tutmaktır. Sadece şapkanızı başınıza takar ve elinize havlunuzu alabilirsiniz,öğleden sonra ağaç evinize döndüğünüzde duşunuzu alır sonra aşağıya inersiniz. Günün yorgunluğunu atmak için elinize kitabınızı alıp nar ağaçlarının gölgesi altında hamağınızda keyif sürebilirsiniz. Bir süre keyıf sürdükten sonra Yanartaş'a gitmek için yola koyulmanız gerekır. Buraya gitmekte onemlı olan gun batımıdır. 230 m yukseklikte bulunan ve 300 kalın basamak çıkarak ulaşabileceğiniz yer, insanı pek yorar.Yarım saat süren bu yolculuktan sonra karşılaştıgınız güzellik bütün yorgunluğunuzu unutturur. Ama dediğim gibi buraya gün batımından önce çıkmalısınız.




Oksijen gazının kayalardan sızan metan gazıyla tutuşmasıyla oluşan alevlerle karşılaşırsınız. Bu alevlerin antik çağdan beri hiç sönmediğine inanılıyor. Bu güzelliğin yanında ayrıca gün batımını izlemek insana ayrı bır zevk verir. Aşağıya bakılınca görünenler orman ve denizle sınırlıdır. Bu güzelliğin büyüsüne kapılırsınız. Hatta isteğe bağlı olarak sucuk ve kahvelerle yukarı çıkıp keyifinize keyif katabilirsiniz. Artık havanın kararması ve yıldızların çıkmasıyla beraber, çeşitli hayvanlarla karşılaşmamak için aşağıya inmeniz gerekir. Tabi buraya çıkarken unutmamanız gereken en önemli şey el fenerinizdir, yoksa ormanın içinde kaybolabilirsiniz. Yukarı çıkarken bir rehbere gereksiniminiz olmayabilir; ama inerken muhakkak bır rehber ararsınız. El feneri ve kurtların ulumaları eşliğinde, aşağıya inersiniz..

Kalacağınız pansiyona geri döndüğünüzde akşam yemeği ıcın lokanta bölümüne geçersiniz ve afiyetle karnınızı doyurursunuz. Bundan sonra yapılacak pek bir şey yoktur, ya ışıklı yolu takip edip, dağların arasından diskoya gideceksiniz ve çılgınca eğleneceksiniz ya da salona inip, bahçede yer divanlarına ve minderlere oturup sohbet edeceksiniz. Günün bitmesi sizi üzse de, artık geç vakit olmuştur ve yapacak bir şey yoktur.

Hepinize iyi geceler ve mutlu tatiller...